İcra takibi veya cebri icra, bir alacaklının alacağını elde edebilmesi için, kamu gücüyle belirli bir kanuni prosedür takip edilerek borçlunun mal varlıklarına yasal olarak el konulması anlamına gelir. Türk hukuk uygulamasında icra takibi bir alacağın tahsili için alacaklının talebi üzerine yetkili icra dairesinin borçlunun mal varlığını haczetmesini ve durumun gereklerine göre açık artırma ile satışa çıkarmasını ifade eder.
Cebri icra veya icra takibi, genellikle alacaklının, borçlunun anlaşmalara uymaması ve ödeme yapmaması durumunda başvurduğu bir hukuk yolu olarak kullanılır.
Cebri icra veya icra takip işlemleri, yetkili icra veya iflas daireleri ile icra mahkemeleri tarafından yürütülür. Bu süreçte, yasal bazı sınırlamalara tabi olmak üzere borçlunun ekonomik değeri olan her türlü malına el konulabilir. Bu kapsamda nakit varlıkları, taşınır veya taşınmaz malları, üçüncü kişiler nezdindeki ekonomik değeri olan hak ve alacakları haczedilebilir, taşınmaz veya taşınmaz mallar açık artırma ile satılabilir. Elde edilen para, borca karşılık alacaklıya ödenerek alacağın tahsili ve borcun sona ermesi sağlanır.
Cebri icra veya icra takibi süreci, her ülkenin kendi yasal düzenlemelerine tabidir. Ülkemizde bu alanı düzenleyen temel yasa 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’dur. İcra takipleri ve genel olarak cebri icra süreci İcra ve İflas Kanunu başta olmak üzere ilgili yasal düzenlemelere ve mahkeme karalarına uygun olarak sürdürülür.
Cebri icra veya icra takibi sürecinde, ödenmeyen bir borcun tahsili amaçlandığından alacaklıdan borcun varlığını ve miktarını usulüne uygun bir belge veya bir mahkeme kararıyla ispat etmesi beklenir.
İcra Takibi de denilen cebri icra süreci alacaklının yetkili icra dairesine yaptığı bir müracaatla başlar ve genellikler şu aşamaları içerir.
Takip Talebi: Alacaklı, alacağını tahsil etmek için yetkili icra müdürlüğüne başvurarak icra takibi başlatmak için bir talepte bulunur. Bu başvuruda gerekli formların doldurularak gerekli belgelerin eklenmesiyle yapılmalıdır. Bu başvuru günümüzde artık UYAP sistemi üzerinden elektronik olarak yapılmaktadır.
İcra/Ödeme Emri: İcra müdürlüğü, başvuruyu değerlendirir ve belirli bir süre içinde borcun ödenmesi veya yine belirli bir süre içerinde itiraz etmesi aksi halde cebir icraya devam olunacağı ihtarını içeren bir icra/ödeme emri düzenleyerek borçluya gönderir.
Kesinleşme: Kendisine ödeme emri tebliğ olunan borçlu tanınan süre içerisinde borcu ödemez ve itiraz da etmezse icra takibi kesinleşir. Bu durumda cebri icra sürecinin haciz aşamasına geçilir. Borçlu itiraz ederse itirazın kaldırılması ve iptali süreçlerinin sonuçlanması beklenir.
Haciz: İcra takibinin kesinleşmesinden sonra alacaklının talebi üzerine borçlunun mal varlığının borca yetecek kadar kısmı haczedilir.
Satış/Paraya Çevirme: Borç halen ödenmemişse haczedilen mal varlığı, icra dairesi tarafından açık artırma veya pazarlıkla satışa çıkarılır. Satıştan elde edilen gelir alacağın tahsili yerine geçmek üzere alacaklıya ödenir. Satıştan elde edilen gelir, borcun tamamını karşılamıyorsa, alacaklı borçludan kalan kısmı talep edebilir ve bunun için yeni haciz ve satış talebinde bulunabilir.
Cebri icra süreci ve icra takip işlemleri alacaklıların alacağının kamu gücüyle tahsil edildiği yasal prosedürler bütünüdür. Bu süreçte, borçlu tarafın mal varlığına zorla el konulması söz konusu olduğu için, hukuki işlemlerin yasal düzenlemelere uygun bir şekilde yürütülmesi ve alacaklının talebinin haklı ve hukuka uygun olması gerekmektedir. İcra takibi ve cebri icra konusunda yasal danışmalık için bursa icra avukatını arayabilirsiniz.